Translate

8 Ocak 2015 Perşembe

Tehlikeli Oyunlar


Etrafında insanlar varken bile yalnızlığın içinize oturduğu zamanlar olmuştur. İçinizi boşaltmak, siteminizi duyurmak istediğiniz zamanlardır bunlar. Sizi anlayacak insanlar ne kadar azdır. Onlarda sizden uzakta. Biraz daha uzaklaştığınızda insanlardan ve yalnızlığın biraz daha derinine indiğinizde orada Hikmet Benol ile karşılaşırsınız.   

Yalnızlığın üzerimize gelmesi, aynı zamanda yanımızda olan insanların bizden uzaklaşmasını bağlayabileceğimiz birçok nokta olsa da göze en az batanı sevgimizi yoğun olarak insanlara sunmamızdır. Sevgimizi insanlara sunmak aslında bu yalnızlık yolunun ilk adımıdır. İnsanları ne kadar çok severseniz zamanla onlardan da aynı sevgiyi görme arzusu baş gösterecek; ve aynı sevgiyi göremeyeceksiniz. Ne kadar çok değer verirseniz verin karşınızdaki insanlarda bir şeyler eksik olacaktır. 

Daha sonra aynı sevgiyi görememek insanlardan uzaklaşmamızın sebebidir. Karşındakini itme bu aşamada baş göstermeye başlar. Yalnızlık safına geçmeye başlamışsındır. Yaklaşan bir yağmur bulutu gibi içini karartır bu durum. Belkide Hikmet Benol olursun. İçinde söyleyemediklerin biriktikçe birikir. Ne kadar çok kelime birikirse bir cümleyi toparlamak o kadar zor olmaz mı?

İçinizde kopan fırtınaları belki kendi kendinize fısıldarsınız, kendinize sitem edersiniz. Ama zamanla sizi tek başınalığa itemeyecek insanlar bulursunuz. Hem ne güzeldir onların sohbetleri. Devamlı derdinizi dinleyecek; onlar sizi seven insanlardır. Gün gelir bizde buluruz belki. Öyle değil mi albayım?



2 yorum:

  1. İnsanın yalnızlaşmasını içe dönüşünü uzatmadan dolanmadan gerçekten çok güzel cümlelerle anlatmışsın.
    Bu yazı için seni tebrik ederim.

    YanıtlaSil
  2. "Kelimeler, kelimeler albayım... bazı anlamlara gelmiyor." : )

    YanıtlaSil