Translate

12 Aralık 2014 Cuma

Netoçka Nezvanova







Küçük bir kız düşünün ki ailenin  tüm yükü omuzlarında. Bir tarafta hasta bir anne, bir tarafta sorunlu bir baba. Babası kendisinin çok iyi bir müzisyen olduğunu düşünüyordu, ve gittiği yerlerde iyi bir müzisyenmiş gibi tavır takınmasından dolayı fazla barınamıyordu. Ardından gelen parasızlık ve alkolizm kendi hayatını karartmasından daha fazla kızı Netoçka nın hayatını karartıyordu. Babasına aşık bir çocuk olmasından dolayı yaptığı fedakarlıklar beni çok etkiledi. Evin küçük kızı değilde evin reisi gibidir. Hayat onu erken olgunlaştırmıştır. Genç kızlığına kadar hayatı daha iyi tartmaya başlamıştır.

Birbirinden kopmaya başlayan aileyi tekrar yapıştırmak için Netoçka gibi insanlar yalan söylemeye koyulabiliyor; zararını kendi göreceği halde. Dışarıdan bakan biri için hiçbir fedakarlığı haketmeyen bir birey içeriden bakılınca onun için ölünecek karakterde olabilir. Ya da karakter değilde acınacak biri olduğu için mi? Annesine, ona acımadığı kadar acımamasının sebebi basit aslında. Küçük bir çocuğu kendinize sevdirmek istiyorsanız ona küçük bir hediye verin; kahramanı olabilirsiniz...

Dostoyevski nin yarım kalan bu romanının benim gözümde yeri ayrıdır. Baktığınızda yarım kalan bir roman bile kendi içinde bir melankoli taşır, Netoçka nın hikayesi yarım kalmıştır.

Kış Uykusu filminin afişi, yukarıdaki Netoçka Nezvanova kitabı için yapılmış olan çizimden esinlenmiştir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder